MUSTAFA USTA
(SİNOP) – Sinop Çevre Dostları Derneği Başkanı Hale Oğuz Erdoğan, “Ben sokaktaki vatandaş, buradaki yanlışı görüyorsam bu nasıl peyzaj mimarı? Bu nasıl bir banktır? Tuhaf, yamuk, köşeli bir şeyler koydular. Bank dediğiniz herkesin oturabileceği, ayakları olan düzgün bir şey olur. Rögar kapağının üstüne bank denk getirmişler. Rögarın kamufle edilmeye ihtiyacı yok, rögarın kullanılmaya ihtiyacı var. Kullanmak gerektiğinde de gördüğünüz gibi kötü bir görüntü oluşmuş. TOKİ’nin yaptığı işler, yaptığı evler bile çok da sağlıklı olmuyor” dedi.
Sinop Meydan Projesi kapsamında TOKİ tarafından Uğur Mumcu Meydanı’nda bulunan rögar kapağının üzerine bank yapılması yurttaşların dikkatini çekti. Sinop Çevre Dostları Derneği Başkanı Hale Oğuz Erdoğan, şöyle konuştu.
“Sinop’ta ki meydan projesinin yanlışlarını başından beri dile getiriyoruz. Görüldüğü gibi meydan değil. Meydan bahçesi olmadı, millet bahçesi olmadı, beton bahçesi oldu. Ağaçların etrafından daha fazla yer bırakılması lazım. Bir çoğunun kökünü dışarı çıkarmaktan kuruttular. Bir çoğunun da dibine deniz çakılı döküldü sanırım. Deniz çakılı tuzlu biliyorsunuz. O yağmurla süzüldü ve ağaçlara öyle de zarar verdi. Şirketin taşeronu buradaydı. Ben sokaktaki vatandaş, buradaki yanlışı görüyorsam bu nasıl peyzaj mimarı? Bu nasıl bir banktır? Tuhaf, yamuk, köşeli bir şeyler koydular. Bank dediğiniz herkesin oturabileceği, ayakları olan düzgün bir şey olur. Rögar kapağının üstüne bank denk getirmişler. Rögarın kamufle edilmeye ihtiyacı yok, rögarın kullanılmaya ihtiyacı var. Kullanmak gerektiğinde de gördüğünüz gibi kötü bir görüntü oluşmuş. TOKİ’nin yaptığı işler, yaptığı evler bile çok da sağlıklı olmuyor. Oradan birileri ihaleyle para kazanıyor ama olan vatandaşa oluyor. Burada ne kadar güzel taşlar vardı. Herhalde Ocak’ta yandaş bir firma. Taş ocağından takur tukur taşları getirdiler, ne ayakkabı kalıyor biz de, ne arabanın tekerleri kalıyor. O tekerlekler milli servet. Örnek veriyorum bir yılda değişecekse, üç ayda değişmek zorunda kalıyor. Hep zarar. Şehrin hafızası silindi. Uğur Mumcu Meydanı’mız böyle miydi? Orta yere kocaman reklam panosunu koymayı ihmal etmediler. Hep para, hep para. Dert yalnızca para olunca maalesef solduğumuz hava kirleniyor, bastığımız toprak kirleniyor, suyumuz kirleniyor. Toprağımız altında üstünde hiçbir şey bırakılmıyor. Hiç iyi değil gidişimiz. Allah yardım etsin.”